Mart 09, 2013

BİR İLK

En sevdiğim gün cumartesidir. Hem ben cumartesi günü doğmuşum, hem de tatil günü. Benim için bugünün anlamı büyük en gerçek tatil günü bugün bir kere. Pazar gününü tatilden saymam ben, bir kere ertesi gün iş günüdür ve ertesi güne ve tüm haftaya hazırlık yapmakla geçer. Pazar gününden tiksinme hikayemi yarın anlatayım da günün anlam ve önemine uygun olsun, hem şimdi güzelim cumartesi yazımı mahvetmesin kasvetiyle.
Cumartesi günü ben her zamankinden iki saat geç uyanırım, eşimde yanımdaysa mükemmel bir kahvaltı hazırlarım, bazen de onu ODTÜ'ye kahvaltı yapmaya sürüklerim. Sonra kendime bakım yaparım, manikür, bakım maskeleri, vücut masajları vs... Bir tek süt banyosu yapmadığım kalır. Temizlik de yaparım ama o işi öğlene dek bitirmiş olurum genelde, o tatilimi bozmuyor. Hatta garip bir haz verir bana deterjan kokusu. Psikopatım sanırım:))) Sonra öğle yemeğini hazırlarım, eğlenceli şeyler olur genelde, fazla da yormayan. Yine eşime bağlı olarak eğer evdeyse film izleriz ya da mentalist, evde değilse ben plates yaparım. Sonra cumartesinin en güzel kısmı başlar, arkadaşlarla dışarı çıkmak. Dışarıdan kastım herhangi bir yer olabilir. Ben yanımda arkadaşlarım olduktan sonra her yerde eğlenirim ne olsa.
İşte böyle geçer benim cumartesilerim ama bu hafta hayatımda bir ilke imza atıyorum. Komşu oturması diye de tabir edilen bir etkinliğe davet edildim dün akşam itibariyle. İşten eve henüz gelmiştim ve koşarak banyoya gitmiştim ki kapı çaldı. Çok şaşırdım çünkü bizim kapıyı ya ben ya da eşim çalar genelde. Habersiz gelen olmadı şu zamana dek. Bir baktım ev sahibimizin eşi, yan komşumun kapısını da çalmış. İkimizde açınca sizleri yarın öğleden sonra bana bekliyorum, diğer komşular da gelecek dedi. Benim yüzümde nasıl bir şaşkınlık ifadesi oluştuysa artık kadın, '' tabii işiniz yoksa'' dedi. Sonra bende kabul ettim tabii. Hem ayıp olmasın diye hem de ev sahibimizin eşini sevdiğimden (yalnız seviyorum ama adını unuttum). Şimdi de beni garip bir heyecan sardı. Ben küçükken annemin günlerine bile katılmayan çocuktum, gerçekten hayatımda bir ilk bu benim için. Şimdi ben orada nasıl davranacağım? Hepsi benden 15'er yaş büyük olduğundan küçük kız çocuğu olarak ortada mı dolanacağım? Yanıma şu anda örmekte olduğum atkıyı alsam mı? Ne giysem? Ne söylesem? Vs vs......
İşte insanlar böyle deliriyor arkadaşlar, bu tip olayları hafife almamak lazım. Neyse ben şimdi plates yapayım, Ebru Şallı ile beraber nefes allllll, nefes verrrrrrr....Rahatlamayı garanti eden tek spor bu bir kere ;P
Bu arada fotoğrafı Salı günü çektim, doktora derslerimden ilki Türkiye'nin Soğanlı ve Yumrulu Bitkileri. Teorik dersten sonra okulun yanındaki araziye çıkıp bitkileri inceliyoruz. Ben bol bol fotoğraf çektim. Yalnız fotoğraf çekmekten bu güzelin adını öğrenemedim. Aslında biliyorum da tür ismi aklımda değil, öğrenince diğer fotoğraflarla birlikte paylaşırım. Neler var neler...

2 yorum:

  1. Ev gezmesinde başarılar. Bence endişelenme gerek yok. Diğer hatunlar alıştırmalı olduklarından seni önce bir soru yağmuruna tutacaklardır. Sonra kendini çok hafif hissedersin. Bir bakmışsın evdesin ;)

    YanıtlaSil
  2. Ay büyük ablalar gelmemiş sadece ev sahibimizin eşi büyüktü gerisi benden üç yaş küçüktü ve hamilelerdi, çok ama çok şaşırdım vallahi. Güzel geçti. Bir ilki daha atlattık. Ama sık olmasın çünkü acayip kilo aldırır bu eylemler.:)))

    YanıtlaSil

Çalıştırın parmakları canlarım
( Blog linki yazılan yorumları kesinlikle yayınlamıyorum. Zaten yorum yapınca blogunuzun linkini bırakmış oluyorsunuz. Lütfen buna dikkat ediniz, teşekkürler)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...